muradlog1emre

yansimalar

'YERYÜZÜ'nde ve kendi 'BEN'liklerinizde meydana gelen hiçbir 'MUSİBET' yoktur ki, biz onu yaratmadan önce bir 'KİTAP'ta belirlenmiş olmasın. Bu, 'ALLAH' için çok kolaydır..(Hadid/22)

    Değerli 'DOST'lar bugün sizlere 'KADER' ve 'KAZA' ile ilgili bizde açığa çıkanları anlaşılır şekilde yazmaya çalışacağım..Öncelikle 'AMENTÜ' de bildirilen 'İMAN'ın şartlarından biri olan 'KADER'e 'İMAN'ı anlamak ve yaşamak önemlidir.

    'KADER' kelime anlamı itibariyle bir şeyi ölçü, denge, düzen ve plan dahilinde  miktara göre yapma anlamındadır.. Bizi ilgilendiren yanı ise 'MANA' açışından yazacak olursak 'KADER' 'ALLAH'ın zaman mekan kavramı olmadan 'İLİM'indeki sonsuz 'MANA'larının 'SEYR'edilir hale gelmesi için.!. belli bir ölçü, denge, düzen, plan dahilinde düzenlemesine(Ana Sistemine) denir... Allah ol der 'OL'ur ve her'AN' ayrı bir 'ŞAN'dadır..'O'.!! 'ZAMAN ve MEKAN'dan münezzehtir.. Çünkü Zaman ve Mekan yaradılmış olup, 'Allah' ise 'YARADAN'dır..'ALLAH' İlmi'nde 'Seyr'etmeyi sistemli bir Plan dahilinde dilemiş ve 'OL demesiyle 'O'An herşey 'OL'up bitmiştir. Bunu anlamak öncelikle önemlidir..

    'KAZA' ise yine kelime anlamıyla hükmetmek, meydana getirmek anlamındadır.. Bu durumda 'MANA' açısından baktığımızda Nasılki 'Kader' ALLAH'ın İlmindeki Manaları Seyretmesi için belli bir ölçü, Sistem, plan, denge içerisindeki düzenlemesiydi, 'KAZA' ise 'ALLAH'ın bu Kader'deki düzenlemeleri meydana getirmesi, Hükmetmesi, 'SEYR'etmesidir..

    Şimdi düşünmemiz gereken bir önemli hitab da 'Allah Ademi Kendi Sureti yani ismi özellikleri üzeri yarattı' üzerine yoğunlaşmaktır. Çünkü 'İNSAN' yaradılış 'OL'arak 'ALLAH'ın Esma' terkibinden 'OL'uştuğu için İnsan'da olan Tüm özellikler 'RABB'ine aittir.. Kişi 'OL'arak 'KENDİ'ndeki 'RABB'i 'TANI'mak gereklidir. Daha önceki bir yazımda İNANÇ-İMAN bütünleşmesi ile kendi hakikati olan 'ALLAH' ismi özelliklerinin.! 'KENDİ'ndeki 'VARLIĞI' 'OL'uşturduğunu 'ANLA'tmış ve 'İMAN'ın şartlarının sadece dil ile değil 'YAŞAYARAK' olduğunu söylemiştim.. Devamında ise Kişi Kendini Tanımaya başladığında önce 'RABB'ini ve dolayısıyla 'ALEM'lerin 'RABB'i olan 'ALLAH'ı bilerek 'Allaha İman' eder hale geldiğini, nasibi ölçüsünde 'KENDİ'ndeki 'ESMA İSİM'lerinin 'KUVVE'lerinin her birisinin her'AN' açığa çıkışı ile 'MELEK'lerin varlığına vakıf olmasına ve 'Meleklere İman'ının gerçekleşmesine, Akabinde 'KENDİ'ndeki varlığın 'HAKİKAT'ini anlamış olarakta 'KENDİ' yoktur 'O' vardır sadece gerçekliği ile 'KURAN' 'SIR'larının açığa çıkmasına, ‘OKU'nası hale gelmesine, dolayısıyla 'KURAN'ın sırları açığa çıkıp okunup anlamaya başlanıldığında 'ÖLÜM ÖTESİ'ini Yaşayarak Yani Ölmeden Önce Ölmekle 'KADER'i dahilinde yaradılış amacına uygun bir yaşam ile 'KUL'luğuna devam edebilirliğini yazmıştım.

   'KADER'i dahilinde yaradılış amacına uygun 'KUL'luk bilinci ise; 'DIŞ'sal olarak beş duyu ile algılanılan sınırlı bir düzenden, 'BEN' düşüncesinden, her istediğimi 'BEN' yaparım düşüncesinden sıyrılarak, 'ÖZ'de 'İnanç-İman' birleşmesi sonucu 'TEK' varlık olan istediğini istediği gibi 'İRADE' eden 'ALLAH'ın varlığı 'OL'duğunun 'ANLA'şılmasıdır.. Allah bize yeter, O ne güzel vekildir ayetindeki anlam ile de 'ALLAH'ı 'ÖZ'ünde 'VEKİL' tutmakdır.. Allah Vekil.!. FESUPHANALLAH.!.(Allah her türlü beşeri vasıf ve noksanlıktan uzaktır).

   Bu yukarıda 'ANLA'tmaya çalıştığım 'HALL'er.! 'KİŞİ'nin 'ÖZ'ünde 'BOYUT' itibariyle YAŞA'nması ve 'İnanç-İman' birleşmesi sonucu 'KENDİ'ndeki varlığın 'HAKİKAT'ini anlamış olarak 'BEN' yokum sadece 'O' vardır gerçekliği ile ortaya çıktığında artık ! 'KİŞİ' 'O' 'YAŞA'nılan 'BOYUT'un kendi 'ALGILA'ma sistemiyle varlığına devam eder.. ŞuAN yaşanılan bu 'ALEM', bu Boyut ise kendi algılamasından dolayı ortadan kalkmaz.. TEDBİR' aldım 'TAKDİR'dendir Diye.!. 'SEYR’eyledim 'TAKDİR’i mi, 'İMAN' ettim 'KADER'ime, 'BAĞIŞ'ım bir 'SÖZ'dür, 'AZAB'ım bir 'SÖZ'.. 'BEN DİLEDİĞİMİ YAPARIM'.!.Diyene.! HU.! olarak bizden sızanlardan yazdığım sadece 'ALLAH VEKİL' düşüncesinin açığa çıkışından başkası değildir.. 'ALLAH'ı Vekil tutarak her 'OLAY'da 'TEDBİR'imi almış olmam sadece Allah'ın 'TAKDİRİ' ile 'OL'duğunu ve 'DIŞ'sallıktan yani dışardaki 'TANRI'lardan medet 'UMMAMA'yı 'İDRAK' ederek 'GÖR'memden dolayıdır..

   İyi anlaşılmalıdır ki 'KUL' sorumluluk doğuran 'FİİL'leri sadece 'İRADE' edendir, kesinlikle 'YARADAN' değildir.. 'TEK' yaradan vardır 'O' da 'ALLAH'dır.. Fakat Kişi 'Dış'sal 'Ben'likli 'Nefs'ani olarak yaşayıp ortaya çıkardığı 'FİİL'lerinden dolayı 'Hakikat'inden uzaklaşırsa.! dışındakilerden 'Medet' umar hale gelir, alıştığı, yaşadığı Sistem, Dünyası, artık onun için önemli olur.. Her şeyin en iyisini yapmaya, yaşamaya gayret eder sadece bu Dünya, bu boyut için.. 'İÇ'selliğine doğru 'YOL' alarak 'ÖZ'ünle Muhatap ve Muhabbet içerisinde olamadığı sürece de, kesinlikle 'ALLAH'a 'YAKIN' olamaz.. Bu durumda da zaten 'KADER'e 'İMAN' hiçbir zaman anlaşılamıyacak demektir.. Böylece Kişi Nefsinden çıkan Fiillerle bazen Mutlu bazen Mutsuz sadece bu Boyutda, bu Dünya da bırakacakları peşinde meşgul olarak vaktini doldurup geçip gider..

    ANASAYFA         RAMAZAN-YANSIMALARI